Çin basınında yer alan haberlerde, bu durumun özellikle terk edilmiş bölgelere inşa edilen toplu konutlarda yaşayanların sağlığını tehdit ettiği yorumu yapılıyor.
Global Times China gazetesinin haberine göre, ülkenin orta kesiminde bulunan Hubey eyaletinin Vuhan şehrinde terk edilmiş bir kimya tesisinin yerine inşa edilen toplu konutlara yerleşenlerin ağır sanayi kirliliği nedeniyle yaşamlarının risk altında olduğu belirtildi.
Bölgede son yapılan çevre testlerine göre, toplu konutların bulunduğu yerde yüksek oranda antimon tespit edildiği, bu maddenin gözlerde, burunda, boğaz ve deride ciddi tahrişe yol açabileceği, ayrıca kalp krizine de neden olabileceği açıklandı.
Bu durumun tek örnek olmadığının ifade edildiği haberde, endişe duyulması gereken ve bilindik manzaralar olduğuna dikkat çekildi.
Ülkenin ağır sanayi endüstrisinin eskiden iç bölgelerde olduğu ve iç piyasaya yönelik amaçlar için yapıldığı belirtilirken, son yıllarda uluslararası pazar ve ekonomik öncelikler nedeniyle üretimin kıyı şeridine kaydığı, bu nedenle iç kesimlerdeki birçok tesisin boşaltıldığı kaydedildi.
Üretimin kıyı şeridine kayması eğiliminin iç kesimlerdeki eski ağır sanayi tesislerini saatli bombaya dönüştürdüğü belirtilen haberde, temmuz ayında Ciangsu eyaletindeki eski bir kimya tesisinin yıkımı esnasında meydana gelen patlamada 23 kişinin hayatını kaybettiği hatırlatıldı.
''EKONOMİK GELİŞİM, ÇEVRENİN ÖNÜNDE''
Guangdong Sosyal Bilimler Akademisi Modern Kalkınma Araştırma Merkezinden Li Youhan, Vuhan'daki durumu ''endüstriyel kaymanın tipik bir sorunu'' olarak nitelendirerek, terk edilen fabrikalarla mücadelenin temel sorun olduğunu vurguladı. Li, yerel yöneticilerin ekonomik gelişmeyi, çevreyi korumanın önünde tuttuğunu ve ekonomik gelişmenin yerel yöneticilerin terfisinde olduğunu söyledi.
''Bugün birçok atık gömüldü'' diyen Li Youhan, birçok atığın ise ıslah edilmeden nehirlere boşaltıldığını belirtti.
Şinhua ajansı ise petrokimyasal ve kimyasal tesislerin yüzde 81'inin bulunduğu bölgelerde yüksek nüfus oranları bulunduğunu, bazı petrokimya tesislerinin şehir merkezlerden 100 kilometre uzaklıkta bile olmadığını aktardı.
Çin Sosyal Bilimler Akademisinden Luo Yongming de sorunun insanları nesillerce etkileyecebileceğini vurgulayarak, ağır sanayi atıklarının toprağı ve çevreyi on yıllarca, hatta bir asır kirletebileceğinin altını çizdi.
Bu konuda çalışmalar yapan Profesör Lin Cingşing ise sorunun önüne geçilmesi için ağır sanayi tesislerinin nüfus yoğunluğunun çok olduğu bölgelerde yapılmaması, ağır sanayi atıkların atılmadan önce ıslah edilmesi ve konut yapılacak yerlere önceden gerekli çevre testlerinin yapılması gerektiğini belirtti.
Lin, ağır sanayi atıklarının milli olarak belirlenmiş detaylı bir standardı olmadığını da hatırlatarak, ülkedeki endüstriyel kalkınmayla ilgili kamuoyunun daha fazla dikkatinin çekilmesi ve tartışılması gerektiğini ifade etti.
Gördüğünüz gibi Çin Çevre katliamına devam ediyor ve bunda en çok kendisi (halkı) zarar görüyor. Gelişigüzel yapılan fabrikaların bacalarına hiç bir şey takılmaması ve buna ilaveten doğaya çok aşırı derecede kirli toz, Co2, Co, SOx gibi maddelerin karışmasını sağlıyorlar. Bu da orada yaşayan insanları olumsuz etkiliyor ve orada 100 yıl hatta daha fazla sürede doğa kendine gelemiyor (tıpkı bir atom bombasının yaptığı etki gibi) ve insanlar çok büyük rahatsızlıklara sebep oluyor. Çin hükümeti buralara acil önlemler almazsa eğer burada yaşanan çevre felaketi ve sonucunda da insanlarının kaybı çok şiddetli olacaktır ve bunda dünya da nasibini alacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder